Bir Kadın Yazılımcı: Hayata Bir Sıfır Yenik Başlamak

Özlem Uğur —  28 Haziran 2014 — 1 Comment

İki haftadır bankanın kaos ortamı yüzünden çözümlenememiş probleminin geçici çözümünü uygulamak için gece yarısını beklerken, biraz maillerimi kontrol edeyim istedim http://www.kadinyazilimci.com sitesinin fikir annesinin bir sorusu ile karşılaştım, şöyle diyordu;

Merhabalar,

‘Olay mahaline geri döndük’ http://www.kadinyazilimci.com/olay-mahaline-geri-donduk/ yazımın sonunda Yalova’da konuştuklarımıza dayanarak bir konuyu tartışmaya açtım. Sizler ne düşünüyorsunuz merak ediyorum. Okuyup fikirlerinizi yazarsanız sevinirim.

Sevgiler,

Elif

 

Elif, “Niye derslerde kızların başarısı daha düşük sizce?” diye sormuştu. Gecenin köründe çoktan çözümlenmiş olması gereken ama saçma salak sebeplerden çözümlenmemiş sabır testinin başında beklerken, yıllardan beri yaptıklarımının karşılığını almak için daha fazla efor sarf etmek zorunda kalmış bir kadın olarak bir anda aşağıdaki satırlar kesintisiz dökülüverdi.

“Nerden başlasam bilemedim aslında 7 sene iş hayatı, üzerine bir  de beş senelik okul hayatı eklenince oldukça uzun zaman geçmiş.

Duruma kadın olmaktan başlamak lazım aslında, ya da kelimeyi biraz daha düzgün seçmek gerekirse öteki olmaktan başlamak lazım. Aşağıda yazacağım her kadın atfım aynı zamanda Öteki olarak da okunabilir.

Kadın olmak bir sıfır yenik başlamak gibi bir şey; daha küçük yaşlardan itibaren aslında neyi yapabileceğimiz ya da neyi yapamayacağımız belirlenmiş bir toplumun içerisinde dünyaya geliyoruz. Özenle seçilmiş pembe giysilerimizden, oyuncaklarımızdan;  araba oyunu oynatılmamasına kadar. Dem dökme vaktimiz (Regl) geldiğinde bile kendimizden korkacak kadar cahil yetiştirildiğimiz bir toplum; bir bölümümüz daha şanslı elbette. Kelime anlamına baktığımızda ne kadar kötü değil mi? Dem dökerken HASTA oldum demek. Kelimelerin içine sıkıştırılmış algıların içinde büyümek…

Bir sıfır yenik başlamak dediğim bu aslında, onu yapamazsın ile büyütülmüş bir kadın, yapamayacağı düşünülen pek çok şeyi yapıyor ve Bilgisayar Mühendisliğini kazanıyor; Kimisi geleceğin mesleği diye, kimisi mühendisliklerin arasında en uygunu diye, kimisi puanı tutuyor diye, bazıları var gerçekten küçüklükten beri bilgisayarla haşır neşir, kimisi matematiği ve oyun oynamayı çok seviyor ve ondan dolayı bu mesleği seçiyor. Ama her bir kadının içinde bir telaş, yapabilir miyim? Oraya kadar pek çok şeyin üstesinden gelmiş ama hala korkuyor yapıp yapamayacağından. Bunun en güzel örneği canım annemdir, ilkokul öğretmeni güzel annem, örgü için tasarımlar çıkarıp analitik zekasını kullanıp ilmek ilmek hırkanın üzerindeki deseni tasarlayan kadın, akıllı telefonlardan korkar, araba kullanmaktan korkar; erkeklerin yatkın olduğu iddia edilen ya da kabul görmüş tüm işlere bir duraksar ve öyle başlar ya da başlayamaz. Oysa hepsinden daha kolaylıkla bunu yapabilir ama o tereddüt pek çok şeyi etkiler, denemez bile yapamam diye. Biz de aslında ondan farklı değiliz. Bu tereddütün üzerine bir de toplumun kadından mühendis olur mu algısı eklenince ve sürekli bu algının oluşturduğu kötü durumları, pek çok kez kimseye gösteremediğimiz ön yargılı davranışları deneyimledikçe, yapamayacağım korkusu daha da beter bir şekilde sarar ve sonuç hiç de istemediğimiz bir noktaya evrilir.

Kadının da erkeğin de bu işe yatkınlığı hakkındaki istatistiki bilgileri bilemem ama bildiğim bir şey var; yatkın olsa bile bunun öyle olmasını ya da öyle olmamasını sağlayan toplum ve genel algılar.

Bu algıları kırmak hem pasif olarak yaptığımız işi iyi yaparak ama elbette kendimizi bu sistemde daha yoğun bir şekilde sömürtmeden -bunu tam olarak yapabilen varsa bir ara konuşalım- yapmak. Ve elbette üniversitelerde mühendis olmaya karar vermiş kadınlara ya da yazılımcı olmaya karar vermiş kadınlara erişip onlara destek olarak yapılabilir. Üniversite boyunca şahane destekçilerim vardı, onların sayesinde her şeyi bir şekilde (iyi ya da kötü) yapabileceğimi ve bu kadar korkmamam gerektiğini öğrendim. Aynı desteği biz de verebiliriz, her bulduğum kadın yazılımcıya aynı desteği veriyorum gündelik hayatımda.  Çalışma hayatımda her zaman kadın yazılımcılara daha  detay ve ince fazladan vakit ayırarak bildiğim konuları anlatırım, aynı yollardan geçmiş biri olarak onu rahat ettirmek istediğimden, neler yaşadığını bildiğimden soru sormaktan korkacağını bildiğimden daha  geniş ve rahat davranırım ki o da rahat olabilsin benimle beraber çalışırken.

Toplumun bize sürekli alttan alttan işlediğinin tersine, “yapabilirsin” dediğimiz sürece pek çok kadın kendine daha fazla güvenerek bu işleri kotarabilecek eminim.

Ek not olarak, iş hayatında hakkını yedirmemek ve savunduğunun peşinde durmak her zaman, bize karşı ön yargılı olanlarla baş etmek için iyi bir yöntem; elbette bunun da bir dengesi var ama emin olun ekmeğini yedirmeyeceğini anlayınca hiç bir patron size mobing uygulayamıyor, denese bile eninde sonunda kendi lehinize çevirebiliyorsunuz. Bu da ayrı bir konu başlığı sanırım.

Başından bu yana düzgün  bir şekilde  bu gruba katkıda bulunamadığımın farkındayım, ama emin olun iş hayatında ve gündelik hayatımda her zaman bu konuyla da uğraşıyorum. 7 sene boyunca tanıştığım her yazılımcıya, analiste, müdüre, patrona, arkadaşa, aileye, sokaktaki herhangi birine öğretmeye çalıştığım şey kadınların da bu işi çok güzel bir şekilde yapabildiği. Algıyı değiştirdikçe aramıza katılan her kadın için bir nefes sahası açıyoruz çünkü.

Bir sonraki toplantınızı merakla bekliyorum, sıkıntı çıkmazsa yüz yüze görüşmek üzere koşarak geleceğim.

Bir kaç live işim var az onlara bakmam gerekiyor 🙁

görüşmek üzere.”

Kadın, lgbti birey, Kürt, Alevi, Ermeni, bir kaç ağaç, herhangi bir canlı fark etmez, ötekiyi savunmak zorunda kalmadığımız bir dünya dileğiyle, bunu yapabilmek için nerden başladığımız hiç önemli değil, her zaman önce kendimizi tanıyarak ve deneyimlediklerimizi analiz ederek başlıyoruz; hayatımızın en büyük bölümünü alan çalışma hayatında yaşadıklarımız üzerinden geliştireceğimiz her türlü eyleme geçme hali bu dileğin gerçekleşmesi için bir adım.

Görüşmek üzere.

Özlem Uğur

Posts

One response to Bir Kadın Yazılımcı: Hayata Bir Sıfır Yenik Başlamak

  1. yazınızı okudum ve içinde kendimi bir çok kez buldum 🙂 henüz ikinci sınıftayım zorlandığım pes edicek gibi olduğum anlarım oluyor ama içimdeki o kızın pes etmiyeceğini etmediğini her daim biliyorum ki 🙂

Yorum yapmak için