Bu senenin başında Twitter’da gezinirken bilimde kadın konuları ile ilgili bir kitap topluluğu ile ilgili bir Tweet gördüm. Avustralya’da kanser üzerine çalışan Caroline Ford, STEMM konularında çalışan kadınlarla ilgili kitaplar okurken bunları tartışmak için birkaç insan bulurum ümidiyle kurmuş. Şu anda dünyanın dört tarafından takipçileri var.
Ladies everywhere, join the @stemminist book club. An idea forged on Twitter just a few days ago, and it's already accrued 350 members. I'm blown away. https://t.co/uG96dpeauK
— Angela Saini (@AngelaDSaini) January 4, 2018
Bilmeyenler için STEMM’in açılımı “Science Technology Engineering Mathematics Medicine” yani “Bilim Teknoloji Mühendislik Matematik Tıp”. Ocak ayından beri, her ay veya iki ayda bir yeni bir kitap belirleniyor. Ay boyunca herkes okuyor ve ay sonunda da çeşitli şehirlerde toplanılıyor ve kitap üzerine konuşuluyor. Biz de Şubat başı Neslihan ve Bilge ile toplanıp mini bir buluşma yaptık.
Tweet’i görünce çok sevindim. Geçen senenin sonlarından beri acayip kitap okumaya sardırdım. Sene başından beri 19 kitap bitirdim. Bilimde kadın konularına da girmek istiyordum. Benim için hazır bir okuma listesi oldu.
Aşağıda şimdiye kadar okunmuş kitapların bir listesini görebilirsiniz.
247 members
An online bookclub for STEMMinists! Follow @stemminist
“Inferior” ve “Testorone Rex” bilimde kadın bilim insanlarına yapılan ayrımcılığı ve bilimin içine işlemiş kadına olan önyargıları ortaya çıkarıyor. Ayrımcılık çok acayip bir şey. İnsanların tarafsız oldukları safsatası ile bilimin içine soktukları kafalarındaki tutarsız, taraflı fikirler şaşırtıcı. Üstüne hala objektif olduklarını savunabiliyorlar. Okuduğum şeyler, benim için çok moral bozucuydu. Bu tür şeyleri okurken hep kendimi “Acaba okumasam daha mı iyi yaparım?” diye bir tur sorguluyorum. Darwin çocukluğumdan beri hayranlık duyduğum bir bilim insanıydı. Şu an kıl oluyorum. Aynı şekilde Einstein’le ilgili National Geographic TV kanalında bir dizi vardı. Bir kısmını izledim. Ona da aynı şekilde inanılmaz kıl oluyorum. Bir de bunlar, zeki olanları diye ekstra kıl oluyorum. Ama işte zeka ve akıl farklı şeyler. Bir insanın belli bir alanda anlayışının çok yüksek olması her konuda anlayışının yüksek olmasını getirmiyor. (Ama kendi öyle sanabiliyor). Nitekim Pierre Curie gibi güzel insanlar da var. Pierre Curie, Nobel’in sadece ona verilmesini reddettiği için Nobel ödülü hem Marie Curie’ye hem de Pierre Curie’ye veriliyor.
“Stop Fixing Women” kitabı işyerinde kadınlara yapılan ayrımcılıkla ilgili. Kadınlara karşı ayrımcılığın ortamın içinde, kurumların içine nasıl işlediğini anlatıyor. Üstüne bu durumu düzeltmenin faturasının nasıl hep kadına çıkarıldığını anlatıyor. Avustralya’da çeşitli kurumlarda kadın erkek eşitliğini artırmak için yapılmış yöntemlerden bahsediyor. Özellikle orduda yapılanlar etkileyiciydi. Ordu evet. Hiç düşünmezsiniz di mi? Şimdiye kadar en çok bu kitabı sevdim. Çok da güzel yazılmış.
Şu anda Nisan-Mayıs aylarının kitabı olan aşağıdaki kitabı okuyorum. Daha çok başındayım. İngiltere’de kadın mücadelesini anlatıyor. Öncesinde kitabın isminden esinlendiği ve Neslihan’ın toplandığımızda bahsettiği Virginia Woolf’un “A Room Of One’s Own” kitabını okudum. Virginia Woolf’un çok zeki olduğunu, kadın mücadelesi için önemli bir yazar olduğunu duymuştum. Kitabın içinde yazdıkları gerçekten etkileyiciydi.
247 members
An online bookclub for STEMMinists! Follow @stemminist
Books we’re currently reading
Bunları okurken hep kendimi sorgulamaya başlıyorum demiştim. Olaylar şöyle gelişiyor. Okuyunca moralim bozuluyor. Dünyaya lanet okuyorum. Sonra “Bunları okumanın bana faydası ne ki?” diye düşünüyorum. Bunların bilincinde olunca yapılan ayrımcılığın farkına varacağım ve sinir olacağım, hatta belki kendimi geride tutacağım. Veya bana yapılıp yapılmadığını hep düşüneceğim…
“Ama” diyorum sonra, “gerçeklik buysa farkında olmamanın bir avantajı olamaz. Bana ayrımcılık yapılıyorsa ve ben bunu anlayamazsam bana yapılanın farkına hiç varamayacağım (veya başkasına yapılanın). Farkına olmadığım, görmediğim şeye karşı kendimi savunamam, mücadele edemem.” diyorum ve okumaya devam ediyorum.
20 Haziran’da tüm kitapları kapsayan bir Stemminist Book Club buluşması yapacağız. Tüm kitapları okumuş olmanız şart değil. Etkinliğe gelenler ne okuduysa onları konuşuruz. Katılmak isterseniz etkinlik ayrıntıları ve kayıt linki burada.
